17 Eylül 2012 Pazartesi

Mutlu olmaya bakın.

Merhaba ey şanlı insanlar. Banyodan bildiriyorum burada hayat çok sıkıcı. Son yazı tarihime baktım da az evvel tee yazın başında yazmışım. 3 ay geçmiş amk nasıl geçmiş ben de anlamadım.

Bugün okullar açıldı. Ama ben elbette gitmedim yarında gitmem. Dershane denen bir illet var birde siz bilmiyorsunuz tabii yaz başından beri konuşmuyoruz nereden bileceksiniz.

Dün çok sevgili dershane müdürümüz soru bankalarını kontrol etti türkçe coğrafya ve felsefe doluydu. ancak geometri ve matematik kalbim kadar temizdi. Garip konuşmalar yaptı. Elbette umrumda değil. Yani 3 senedir matematik ve geometri görmeyen bir insanın onları nasıl yapmasını bekliyorlar hiç anlamıyorum. Ve birde insan sorar di mi? Neden diye. Sormuyorlar. Aslında istedikleri bizim iyiliklerimiz değil; istedikleri birdaha ki sene dershanelerinden dereceyle ayrılan öğrenciler yaratmak, sivilceli gözlüklü kuran yırtmış tipli insanları afişlerine yazdırmaktı. Adam ne yapsın benim iyiliğimi. Asıl iyiliği ben yapmışım ona. 3000 tl para vermişim daha ne.

Birde eğer ki istediğim bir puan yaparsam şehir dışı yazacağım. Özellikle Muğla yazacağım. Ya bide şeyi söyliyim dershane müdürümüzün kitaplara bakarken bana attığı bakış aklıma geldi. Böyle acırmış gibi.
yani sorarlar adama sen kimsinde bana acıyorsun diye. evet şuan sinirlendim. en yakın zamanda gidip tartışmam gerekiyor.

Ve son olarak. Ölmek için güzel günler sanırım. şimdi bunu yazdım diye ''Ooo meLanqoLic_prens'' tarzında yorumlar yapmayın sıçarım. Demek istediğim bezdim. Cidden bezdim. Yakında ''kimse bni anlmıo off.s.s.s.'' diye gezmek istemiyorum ortalarda. fayanslar popomu üşüttü kalkayım.

Hayat kısa. Mutlu olmaya bakın öperim.

9 Haziran 2012 Cumartesi

Dümdüz yazmak ne güzelmiş.

hello.

şuan çok sıkılıyosunuz dimi lan. bende.
şuan evde koltukta büzülmüş bir şekilde oturuyorum. ve sürekli esniyorum. tembellikten ölme kıvamına geldim.
her zaman olduğu gibi müziğin sesi sonuna kadar açık. telefon ve kapıyı duyamıyorum. en iyisi. bak yine esnedim. çok kötü şu şekilde evde oturmak.  dışarı çıksam diyorum çıkacak biri yok bulayım dedim bbm'e giremedim tamam whatsappten bakayım dedim şuan telefonum donuk. kısacası evren otur oturduğun yerde diyor. bunlar olmasa bile daha büyük bi sorunumuz var. param yok. baya yok. şuan acil biyere gitmem gerekse çük gibi kalırım. para harcamayı nasıl seviyorum belli değil. öyle bir boğaz var ki. dün okuldan çıktım karneyi alıp. lanet olsun ki hala liseliyim. nasıl bir eziklik belli değil. neyse son sene. seneye bende ''eheheh liselilere bak'' diye dalga geçeceğim.

ayrıca şöyle enteresan bir durum söz konusu. hiç bir zaman ders çalışmayan ben; teşekkür belgesi alarak bitiriyorum 11. sınıfı. ilginç değil mi? evet bence de. ben ki, her gün geç kalan devamsızlığı 34 olan bir insan.
nasıl oldu hala şaşkınım. tabii annemin tepkisi direkt ''neden takdir değil?'' oldu. çünkü eşeğin .. tövbe ya.

bulmuş bunuyo. neyse. yaz baya baya geldi lan. dün havuza gittik hilalle hani şu eksikyazısı olan. heh onla.
bir güzel yandık. omuzlarım hala sızlıyor.

telefonum hala donuk. lanet olsun kaldırıp atasım geliyor. kral tv'de günseli deniz diye biri başladı şuan. lan bu nasıl şarkı. durun link vercem. http://www.youtube.com/watch?v=Xr9IFTeRg5c kusmadan değiştireyim.

ve evet number one'da Adele var. evet. sesine öldüğüm. tavrına yandığım. nasıl seviyorum belli değil. henüz albümünü alamamış olsamda (çok pahalı amk 28 liraya 2 albüm alırım) deli gibi dinliyorum.

keşke istanbulda konseri olsa. eğer istanbulda konseri olursa varımı yoğumu satar giderim o konsere.
evet şuan dümdüz yazdım buraya. ilk kez böyle yazdım. neyse.

HE BU ARADA AŞŞADA ŞEY VAR ANKET GİBİ BİŞEY YAZININ NASIL OLDUĞUNU SÖYLEYİN. HADİ ÖPTÜM.

30 Mayıs 2012 Çarşamba

Mutlu olmamız gerek.

Seni sevmeyi ağır ödüyorum demiş Yıldız Tilbe. 
Ne güzel de demiş. Her şeyin bir bedeli var elbet. Ama bu bedeller bu kadar ağır olmamalı. 


Bu öyle bir ağırlık ki. Eziliyorum bu yükün altında. 


İnsanlar kıskanır. Az ya da çok. Ama kıskanır.


Kıskanmak her zaman güzel bir şey değil. ''kıskanılmak'' demiyorum, kıskanmak diyorum


Ben ki damarların da kıskançlık olan bir insan. Arada ki kilometrelerce özlemi katlayan kıskançlıklarım var. 


Evet köppek gibi seven köpppek gibi kıskanıyor. 'p' sayısından kıskançlığın ne kadar fazla olduğunu anlayabilirsiniz.


Ya birde ''BÜTÜN ERKEKLER AYNI'' klişeniz varya. Heh. O çok saçma işte.


Aynı olsak elbette bir çıkar yol bulurduk. 


Aynı olsa şuan benim hiç bir olay umrumda olmazdı.


Ama umrumda. Umrumda olmasa ben şuan buraya bunu yazıyor olmam. 


Sevmek kelimesi ikimize ne kadar çok yakışıyordu oysa. Yakışıyor-'du'.


Mesajın gelişini dört gözle beklemek. Gelince o mesajı sırıtarak okumak. 


Telefonun ekranına gülümseyerek bakmak kadar güzel bir şey yok.


Neyse konumuz bu değil zaten. 


Başka şeylerden konuşalım azıcık.


Yaz geldi mesela. Mutlu olmamız gerek.


Okul denen illet bitiyor. Mutlu olmamız gerek.


İlla bir şey olmasına gerek yok. Hep mutlu olmamız gerek.


bide şey. şey.


sevmek lazım. her ne olursa olsun.


sevmek güzel.


bide gamzesi varsaaa.


tamam tamam.

26 Nisan 2012 Perşembe

Heyecan.

merhaba güzel insanlar.

bugün çok güzel değil mi? tamam cuma olmayabilir ama cumaya en yakın gündeyiz.

yaa isteyince nasıl pozitif düşünülüyormuş di mi.

bir kaç birşey istemem gerek.

öncelikle okul formasıyla avmlere giriş yasaklanmalı.

kızların 15 yaşında ki sevgililerine erkeğim denmesi idam cezasıyla sonuçlandırılmalı.

erkekler için de aynı şey geçerli.

yaşa. her şeye rağmen mutlu ol. hiç olmazsa dene. zor değil.

derin bi nefes al ve müziği aç. sonuna kadar aç salak salak dans et. iyi geliyor ciddiyim.

bi de gereksiz insanlar için üzülmeyi bırakın. sevdiğin insanlar sana m küstü?

siktir et. sen arkadaşlığını kurtarmak için elinden geleni yaptıysan bitmiştir.

nasıl bir salaklık yapıldığı elbet anlaşılıyor.

ya bide. ''AY ÇAKMA GİYMİİĞĞŞ'' diyen kızları hayatınızdan çıkarın. öyle söyleyenler varoş mekanlar da yaşayanlardan başkası değil.

götü yere yakınlardan korkun. bacak kadar boyları türlü türlü huyları var.

yalancı çıkarmaya çalışanların suratına yalancı senin anandır mal deyin.

bide hayatınıza heyecan katın. hiç fark etmez her şey olabilir.

mesela ben çok sıkıldığım zamanlar zillere basıp kaçıyorum. (işe yarıyor.)

her şey olabilir. mesela ben şuan ablamın bilgisayarında yazıyorum. ve gayette gerginim yani.

neyse. zaman akıp gidiyor. sizi üzenlere koccaman bir ''SİKTİR'' çekin ve hayatınıza devam edin

sevgiler.

24 Şubat 2012 Cuma

yalnızlık.

Yalnızlık zor zanaat cidden.

Yalnız olmak. Aslında ilk zamanlar zor değil.

Daha alışkanlıklar yokken.

Alışkanlıklardan vazgeçmek çok kötü birşey.

Uyanır uyanmaz mesaj atma zorunluluğu mesela.

Nasıl güzel bir alışkanlık o öyle. ''Günaydın sevgilim''

Özlemler git gide artıyor. Git gide acıtıyor.

Hasta olduğunda sana ilgi gösteren birinin olmaması ne kötü.

Şuan kafamdan geçen cümleleri buraya yazman istiyorum. Olmuyor.

Olsa keşke. Artık bir defterim var. Benim için önemli birinden geldi.

Ona birşeyler karalayacağım.

Aklımdan geçenleri anında dökmessem içimde birikerek beni öldürecekler birgün.

Eminim.

9 Ocak 2012 Pazartesi

Selam yine ben.

Nasılsın falan demeyeceğim. İyi olduğuna eminim. İyisindir.

İyi olan hep sendin zaten iyi olmaman için hiç bir sebep yoktu.

Üzülmezdin hiç, bir kalbin olduğundan bile şüphe ediyorum. ''Sevme'' olayı yoktu sende.

Seven ben sevilen sen. Üzülen ben. Sevilen yine sendin.

Yokluğun çok zor değildi aslında. Seni hatırlatan şeyler olmasa, hiç zor değildi.

Çok kötü tesadüfler yaşadım bilemessin. En olmadık zamanlarda mrıldandığın şarkı çaldı.

En olmadık zamanlar da sana ait şeyler çıktı karşıma.

Sinsi sinsi baktılar bana. Hatırlatmata çalıştılar. Başardılar da.

Unuttuktan sonra, yani unutmaya çalıştıktan sonra çıkman biryerden dünyanın yıkılması gibi birşeydi.

Çokta özlemiyorum ya. Yani çok değil. Bak özlemiyorum demiyorum, çok değil.

Bunca zamadan sonra. Bunca olandan sonra olduğun yerde olmak nasıl olur hiçbilmiyorum.

Bilmekte istemiyorum zaten.

Yokluğuna alıştım.

Ama birgün dönmek ister....

Neyse.